NUH ALEYHİSSELAM’IN KAVMİ

NUH ALEYHİSSELAM’IN KAVMİ

KAVMİN ADI: Nuh Kavmi

PEYGAMBERİ: Nuh Aleyhisselam

COĞRAFYASI VE ZAMANI:

Bazı arkeolojik çalışmalara göre Nuh Aleyhisselam tufandan önce Irak’ın Kufe şehrinde M.Ö. 4000’li yıllarda yaşadığı tahmin edilmektedir.

 

MÜCADELESİ VE TEBLİĞ ETTİĞİ TEMEL KONULAR:

Allah Teala, Nuh Aleyhisselam’ı kavmine yalnızca Allah’a ibadeti emretmesi, put ve benzeri olan ortaklardan engel olması için peygamber olarak göndermiştir.

Nuh Aleyhisselam, şayet kavmi Allah’a iman etmezler ve kendisine muhalefet ederlerse Allah’ın onlara büyük bir azap ile azap edeceği ile korkuttu.

Nuh Aleyhisselam 950 yıl kavminin arasında kaldı ve bu müddet boyunca gece gündüz gizli aşikare kavmine tebliğe devam etti.

Davası noktasında kavmini ikna etmek için çok uğraştığı gibi kavmi de onu tebliğden vazgeçirmek için çok inat ettiler. Ancak buna rağmen kavminden çok az insan iman etti.

 

NUH ALEYHİSSELAM’IN TEBLİĞDEKİ AHLAKI VE USULU:

Nuh Aleyhisselam’ın kavmine karşı çok sayıda yaklaşım üslubu var idi. Bunlardan bazılarını söyleyecek olursak;

1. Kavmine hitap ederken nezaket gösterirdi. Kaba ve sert davranmazdı.

2. Onlara olan şefkat ve merhametini; ikili ilişkisinde, davette kullandığı cümlelerinde, metotlarında ve hayatın içtimai unsurlarında açığa vurdu.

3. Daveti reddetmeye ısrar etmeleri ve inatlarının neticesinde onları gelecek bir azap ile İNZAR ediyordu (korkutarak uyarıyordu).

4. Nuh Aleyhisselam kavminin inadı ve cehaletine rağmen hep sabır gösterirdi.

5. Nuh Aleyhisselam zaman ve mekân gözetmedi; zaman gözetmeksizin gece ve gündüz tebliğini yapıyordu.

6. Davet ederken kimi zaman her bir ferdi özel davet ettiği ve gizli uyardığı olduğu gibi kimi zamanda açıktan hakka ve imana davet ediyordu.

7. Peygamberlik süresinin ne kadar olduğu kesinlikle bilinmiyor sadece bize anlatılanı 950 yıllık dönemidir. Bu müddet peygamberlik süresinin tamamı anlamında değildir. Asırlarca süren bu tebliği bize Nuh aleyhisselam’ın kendine inanmayanlara bile merhametini, sabrını, azmini ve aşkını gösterir. Bir insan kazanmanın ne kadar önemli olduğunu bu uzun müddetten anlamak mümkün. Çünkü O hep bir adam daha kazanmak için gayret etti.

 

KAVMİN HELAK SEBEPLERİ:

Hz. Nuh Aleyhisselam’ın kavmi kendilerine gönderilen yüce bir peygamberin sabırla tebliğine inat etmeleri sonunda büyük bir ceza ile dünyada helak oldular.

O kavmi helake götüren başlıca sebepleri şöyle sıralayabiliriz.

 

1. Tevhid inancını inkâr ettiler.

2. Nuh Aleyhisselam’ı peygamber olarak kabul etmediler.

3. Öldükten sonra dirilmeyi, hesaba çekilmeyi ve cennet ve cehenneme gitmeyi kabul etmiyorlardı.

4. Putlara ibadet ediyorlardı ve toplumu devamlı putlara tapmaya teşvik ediyorlardı.

5. Davet ve tebliğ yapanları küçümsüyor ve alaya alıyorlardı.

6. Her türlü isyana çabuk alaka kurabilen asi bir topluluk idi.

7. Kendileri gibi olmayan her kişiye eziyet ediyorlardı.

8. Ellerindeki maddi imkanlar sebebiyle kibir ediyorlardı.

9. Fakirleri, cemiyetin kötüleri olarak görüyorlar ve onlara “reziller/ahlaksızlar” diye hitap ediyorlardı.

10. Hikmet sahiplerini gözlerinde basit ve küçük şahsiyetler olarak görüyorlardı.

11. Kavmin kadınlarında iffet, edep ve haya kalmamıştı.

12. Dünyayı ebedî yurt gibi görmenin getirdiği bakış ile Dünya lezzetlerine çok düşkünlerdi.

13. Düşkün oldukları nimet ellerine geçtikten sonra da kanaat etmiyorlardı.

14. Nimetin Allah’tan geldiğini kabul etmedikleri için şükür yerine nankörlük topluma hâkim ahlak haline gelmişti. Şükretmeyen bir toplumdu.

15. Mevla Teala verdiği nimetlere şükredilmesini ve nankörlük edilmemesini emreder.

 

NUH ALEYHİSSELAM’IN KAVMİNİN HELAK OLUŞ ŞEKLİ:

 

Nuh Aleyhisselam’ın kavminin helakının aşamalarını şu şekilde sıralamak mümkündür;

1. Nuh aleyhisselam’ın su olmayan bir yerde gemiyi yapması helakin en bariz habercisidir.

2. Nuh Aleyhisselam’a inanmadıkları ve helaki ciddiye almadıkları için kendilerine azabın inmesini talep ettiler.

 

Bu talepleri ayet-i kerimede şöyle anlatılmaktadır.

 

قَالُوا۟ يَٰنُوحُ قَدْ جَٰدَلْتَنَا فَأَكْثَرْتَ جِدَٰلَنَا فَأْتِنَا بِمَا تَعِدُنَآ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّٰدِقِينَ

 

“Dediler ki: Ey Nuh! bizimle tartıştın ve tartışmayı uzattın eğer doğru söyleyenlerden isen haydi kendisiyle bizi tehdit ettiğin azabı getir”1

3. Nuh Aleyhisselam’ın 950 yıl tebliğden sonra kavmine beddua etmesi.

 

وَقَالَ نُوحٌ رَبِّ لَا تَذَرْ عَلَى الْاَرْضِ مِنَ الْكَافِر۪ينَ دَيَّاراً

 

“Nuh Aleyhisselam dedi ki: Ey rabbim kafirlerden hiç kimseyi yeryüzünde bırakma!”2

4. Nuh Aleyhisselam, inşa ettiği gemiye Allah Teala’nın emri ile iman eden çok az sayıdaki müminleri ve hayvanlardan çiftleri gemiye bindirdi. Gemiye binme işi tamamlandıktan sonraki süreci Rabbimiz şöyle anlatmaktadır:

 

حَتّٰٓى اِذَا جَٓاءَ اَمْرُنَا وَفَارَ التَّنُّورُۙ قُلْنَا احْمِلْ ف۪يهَا مِنْ كُلٍّ زَوْجَيْنِ اثْنَيْنِ وَاَهْلَكَ اِلَّا مَنْ سَبَقَ عَلَيْهِ الْقَوْلُ وَمَنْ اٰمَنَۜ وَمَٓا اٰمَنَ مَعَهُٓ اِلَّا قَل۪يلٌ

“Nihayet emrimiz gelip tandır kaynamaya başlayınca (sular coşup taşınca) Nuh Aleyhisselam’a dedik ki: Her cins canlıdan (erkekli dişili) birer çift, bir de kendileri hakkında daha önce hüküm verilmiş olanlar dışındaki ailen ile iman edenleri ona yükle ama onunla beraber pek az kimse iman etmişti.”3

 

5. Geriye kalanlar ise iman etmeyenlerdi. Rahmet timsali bir peygamberin aile fertlerinden hanımı ve oğlu Kenan’ında aralarında olduğu safahat ehli bir toplum helak oluyordu artık. Kavmin boğularak helak oluşundan sonraki durum ve kurtuluş şöyle anlatılmaktadır;

 

وَقِيلَ يَٓا اَرْضُ ابْلَعِي مَٓاءَكِ وَ يَا سَمَاءُ اَقْلِعِي وَ غِيضَ الْمَاءُ وَ قُضِيَ الْاَمْرُ وَاسْتَوَتْ عَلَى الْجُودِيِّ وَ قِيلَ بُعْداً لِلْقَوْمِ الظَّالِمِين

“Ey yeryüzü! Yut suyunu. Ey gök tut suyunu” denildi. Su çekildi iş sona erdi. Gemi de Cudi’ye oturdu ve “zalimler topluluğu Allah’ın rahmetinden uzak olunsun” denildi.”4

 

1 Hud, 33.

2 Nuh, 26.

3 Hud, 40.

4 Hud, 44.

x

Yazarlar

Bu site Mentis Kibo tarafından tasarlanmıştır.